“`html

CHP, MEB ve Ülkü Ocakları Protokolüne İtirazda Bulundu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı arasında gerçekleştirilen protokolün iptali için Ankara İdare Mahkemesi’nde dava açtı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, “Yusuf Tekin’in iktidar hırsı, iktidara yandaş olduğunu düşündüğü kurumlara kayırma, kendini sevdirme çabasının ülkenin geleceğini gölgelememesi gerekir. Türkiye’nin 1 milyon öğretmeni ve 100 bin usta öğreticisi mevcut. Eğitimde daha kaliteli hizmet verebilecek, yeterli formasyona sahip kişiler olduğunu biliyoruz” şeklinde konuştu.

Protokol İle Eğitimde Yeni Bir Dönem Başlıyor

CHP Genel Başkan Yardımcıları Suat Özçağdaş ve Gamze Taşcıer, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı arasında imzalanan protokolü mahkemeye taşıdı.

Açıklama yapan Özçağdaş, “Eğitim, mevcut hükümetin en zayıf yönlerinden birisi. Okulları düzenleyemeyen, MESEM öğrencilerinin güvenliğini sağlayamayan ve öğretmenlere yapılan haksızlıkları gidermeyen bir iktidar var. Bu bakan, çocukların değil, kendi koltuğunu güvence altına almakla meşguldür” dedi.

“Protokol Anayasaya Aykırıdır”

Özçağdaş, MEB’in CHP Gençlik Kolları ile bir protokol imzalamış olmasının da yanlış bir karar olduğunu belirterek, “Siyasi partilerin eğitim kurumları ile bir araya gelmesi mümkün olmamalıdır. Ülkü Ocakları’nın tüm süreçlerini kontrol eden Milliyetçi Hareket Partisi’ne çağrımız var. Anayasa ve yasalar çerçevesinde bu duruma derhal son verilmelidir” yorumunda bulundu.

“Bakanlık Yanlış Bir Zümreye İmtiyaz Sağlıyor”

Özçağdaş, “Protokol, Anayasa’nın eşitlik ilkesine ters düşmektedir. Devlet, aldığı kararlarda tutarlılık ve belirlilik sağlamak zorundadır. Eğitimde tarafsızlık ilkesinin ihlal edildiği bu protokol, Ülkü Ocakları’nın siyasi hareket olduğunu ve bu durumun eğitim sistemine zarar vereceğini gözler önüne seriyor.” ifadelerini kullandı.

“Milli Eğitim Temel Kanunu, hiçbir kişiye ya da gruba imtiyaz tanınamayacağını belirtir. Ancak bu protokol ile vakfa bir ayrıcalık sağlanmıştır. Eğitim sürecinin nasıl işleyeceği konusunda belirsizlikler mevcuttur. MEB, bu kursları kendisi verebilecek yeterliliğe sahiptir. Yine de bu protokol, Bakanlığın bir gruba ayrıcalık tanıması anlamına gelir.” diye ekledi.

“Bu Duruma İzin Vermeyeceğiz”

Özçağdaş, “Cumhuriyet tarihimizde böyle bir durum yaşanmamıştır. İktidara yakın görünen kurumlar üzerinden ülke geleceğine zarar gelmesine müsaade edilmemelidir. Türkiye’de oldukça fazla sayıda nitelikli öğretmen bulunmaktadır; bu kişiler, eğitimi belli bir yetkinlikte verecek kapasitededir.” dedi.

Özçağdaş, “Bu davayı açıyoruz ama sonucu beklemeden derhal gereken adımları atmak gerekiyor. Cumhurbaşkanı’na bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; koltuğunu koruma çabası içinde yasaları hiçe sayan bir anlayış sergilememelidir.” diyerek sözlerini tamamladı.

“`