Narin Güran davasında Nevzat Bahtiyar kararı çok tartışıldı: Bakanlık’tan hamle

NEVZAT BAHTİYAR’IN AVUKATI TAHLİYE İSTEDİ

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolduktan 19 gün sonra dere yatağında cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin tutuklanan 12 kişiden 4’ü hakkında, Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davada Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran’a ‘İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Nevzat Bahtiyar’a ise ‘Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Bahtiyar’ın avukatlarından Adnan Ataş, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne müvekkili hakkında istinaf başvurusunda bulundu.

BAKANLIK DEVREYE GİRDİ

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin davada, sanık Nevzat Bahtiyar’a “Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan verilen 4 yıl 6 ay hapis cezasına karşı Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvurusu yaptı. Bakanlık tarafından Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere yargılamanın yapıldığı 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ne istinaf dilekçesi sunuldu.

“NEVZAT ‘MÜŞTEKİ FAİL’ KONUMUNDA”

Dilekçede, yerel mahkemece sanık Nevzat Bahtiyar’ın da “çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan cezalandırılmasına hükmedilmesi gerekirken, “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan cezalandırılmasının hukuka uygun olmadığı ifade edildi.

Sanık Nevzat Bahtiyar’ın olay günü suç konusu eylemin gerçekleşmesinden hemen önce sanık Salim Güran ile iletişime geçmesi, olay esnasında dar alan baz kayıtlarına göre diğer sanıklarla birlikte olay yerinde bulunmasının sanığın “müşterek fail” konumunda olduğunu ortaya koyduğu belirtildi.

17 GÜN GİZLEDİĞİNE DİİKKAT ÇEKİLDİ

Ayrıca sanık Bahtiyar’ın suç konusu eylem işlendikten sonra Narin Güran’ın cansız bedenini kendi aracı ile taşıyarak, cesedi Eğertutmaz deresine saklaması ve akabinde geçen 17 günlük süre boyunca yetkililere olayı bildirmemesinin de sanığın diğer sanıklarla birlikte fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiğini gösterdiği vurgulanan dilekçede, şunlar kaydedildi:

“Sanık Nevzat Bahtiyar hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 82/1-e maddesi kapsamında kalan iştirak halinde ‘çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçunu oluşturduğundan bahisle TCK’nin 281/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi hatalıdır, hükmün istinaf incelemesi ile ortadan kaldırılarak sanığın iddianame ile üzerine atılı eylemden cezalandırılmasına karar verilmesini talep ederiz.”

Related Posts

Eurovision Şarkı Yarışması provalarında protesto edilen İsrail için canlı yayın önlemi alındı

Eurovision Şarkı Yarışması provalarında protesto edilen İsrail için canlı yayın önlemi alındı

Ankara’ya dolar milyarderi büyükelçi

ABD’nin Ankara Büyükelçisi olarak atanan Thomas Barrack, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a güven mektubunu sundu ve resmen göreve başladı.

DEM Partili Koçyiğit TBMM’de Kürtçe konuştu, MHP’li Adan mikrofonu kapattı

DEM Partili Koçyiğit TBMM’de Kürtçe konuştu, MHP’li Adan mikrofonu kapattı

Dışişleri Bakanı Fidan, ABD’li mevkidaşı Rubio’yla görüştü

Antalya’da düzenlenen NATO Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı kapsamında Türkiye ve ABD arasında görüşme gerçekleştirildi. Görüşmeye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio katıldı. Fidan ayrıca Suriyeli, ABD’li ve Fransız mevkidaşlarıyla da ikili temaslarda bulundu.

İstanbul’da hastane bahçesinde dehşet: Kurşun yağdırdı

İstanbul’da bir şüpheli, alacak-verecek meselesi nedeniyle husumetlisi olduğu öğrenilen kişiyi hastane bahçesinde silah vurarak yaraladı.

CHP’li Öztürkmen’den terör örgütü PKK’ye tepki: Kanlı terör tarihini Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesine kesmeye kalkıyor

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, “PKK, binlerce insanın canına mâl olan kanlı terör tarihinin faturasını Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesine kesmeye kalkıyor. Bunun tek anlamı var; Lozan’a karşıysanız Sevr’i, Cumhuriyete karşıysanız bölünmeyi savunursunuz. Lozan’ı ve Cumhuriyetimizi hedef alan söz konusu bildirinin muhatabı olan Erdoğan ve Bahçeli’den ise tek cümle itiraz gelmediğini görüyoruz. Devleti temsil edenler, bu devletin temel unsurlarına saldırılırken sessizliğe gömülüyorlar” dedi.