Acıbadem Üniversitesi ile İstanbul Üniversitesi ortaklığıyla ve İstanbul Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle gerçekleştirilen İstanbul Tanısız ve Nadir Hastalıklara Çözüm Platformu Projesi’nin (İSTİSNA) tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. ‘İstisna Modeli ve Gelecek Projeksiyonu’ temasıyla düzenlenen toplantı, Acıbadem Üniversitesi Kerem Aydınlar Kampüsü’nde gerçekleştirildi. Toplantıya; Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Acıbadem Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Şahin, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar, İSTİSNA Projesi Gelecek Projeksiyonu Prof. Dr. Özden Hatırnaz Ng ve İSTKA Genel Sekreteri Dr. Ziya Taşkent katıldı. Programda konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Akıllı Yaşam ve Sağlık Ürün ve Teknolojileri Yol Haritasını 2022’de kamuoyu ile paylaştık. Güçlü sağlık altyapımızı, Ar-Ge ve inovasyon yetkinliklerimizle buluşturarak küresel ölçekte ürün, teknoloji ve hizmet geliştirmenin önünü açacak kritik politika ve proje önerileri belirledik. Klinik ve bilişim teknolojilerindeki patent sayılarını, Ar-Ge harcamalarını ve sağlık alanındaki girişimlerin sayılarını artırmayı kendimize hedef olarak koyduk. Sadece 2023 yılında sağlık sektöründe 315 yatırıma teşvik belgesi düzenleyerek 55 milyar liranın üzerinde yatırımı harekete geçirdik ve yaklaşık 9 bin nitelikli istihdamın önünü açtık” dedi.
“SON 21 YILDA 9 BİNDEN FAZLA PROJEYE VE 15 BİNDEN FAZLA KİŞİYE 40 MİLYAR DESTEK SAĞLADIK”
Bakan Kacır, “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında; biyobenzer ilaçlardan kanser ve otoimmün ilaçlara, ortopedik cihazlar ve protezlerden yenilikçi eşdeğer ilaçlara kadar toplam büyüklüğü 22 milyarı geçen 56 yatırım projesini destekliyoruz. TÜBİTAK burs ve destek programları kapsamında son 21 yılda sağlık alanında 9 binden fazla projeye ve 15 binden fazla kişiye toplam 40 milyar lira destek sağladık. KOSGEB destekleriyle hayata geçen Teknoloji merkezlerimiz TEKMER’ler de sağlık alanında teknoloji geliştirme kabiliyetlerimize son dönemde önemli bir ivme kattı. 27 teknoloji merkezimizin 15’i sağlık girişimlerine ev sahipliği yaparak yenilikçi sağlık teknolojilerinin geliştirilmesine öncülük ediyor. TÜBİTAK Bireysel Genç Girişimci uygulayıcı kuruluşu olarak da; girişimcilerin, teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini, katma değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere dönüştürme yolculuğunda yanlarında yer alıyor. Biz de TEKMER bünyesinde yer alan girişimlere sağladığımız vergisel avantajlarla girişimcilerimizin yanında yer alıyoruz. İnanıyorum ki burada kurduğumuz altyapı önümüzdeki yıllarda sağlık alanında Turcorn’larımızın adresi olacak” ifadelerini kullandı.
“İSTANBUL’U NADİR HASTALIKLAR ALANINDA REFERANS HALİNE GETİRECEK”
Bakan Kacır, “İstanbul Kalkınma Ajansı desteğiyle hayata geçirdiğimiz ‘İstanbul Tanısız ve Nadir Hastalıklara Çözüm Platformu-İSTisNA” Projesi bünyesinde hayata geçirdiğimiz çalışmalarla da bireylerin nadir ve tanısız hastalıklardan kaynaklanan sosyal ve fiziksel dezavantajlı durumlarının etkilerinin azaltıyoruz. Nadir hastalıklarda yeni tanı ve tedavi yöntemlerine ışık tutacak veri tabanı oluşturuyoruz. İstanbul Kalkınma Ajansımızla bugüne kadar 28,5 milyon lira destek sağladığımız bu proje, nadir hastalıklar alanında kabiliyetlerimizi güçlendirmenin yanında İstanbul’u; Ortadoğu ülkeleri, Türk Devletleri ve Balkan ülkeleri gibi yakın coğrafya için nadir hastalıklar alanında danışmanlık alınabilecek bir referans ve çekim merkezi haline getirecek” şeklinde konuştu.
“ÇÖZÜM ÜRETMEK ÜZERE BİR MODEL OLARAK YOLA ÇIKTIK”
Prof. Dr. Özden Hatırnaz Ng, “İSTİSNA nadir hastalıkların dünya genelinde büyük bir dezavantajlı grup olan nadir hastalıkların sorunlarını tespit etmek ve çözümlere ortak bir akıl yürüterek çözüm üretmek üzere bir model olarak yola çıktı. Dünyada nadir hastalıklardan etkilenen yaklaşık üç yüz milyon hasta var. Bugün tanımlanmış 7 bine yakın nadir hastalıklı olmakla birlikte bunların sadece çok az bir kısmının tedavisi var ya da tedaviye ulaşabiliyorlar. Nadir hastalıklar genellikle genetik kökenli ve çocukluk çağında başlayıp devam ediyorlar. İstanbul Kalkınma Ajansı’nın 2019 yılında dezavantajlı gruplar için açtığı çağrıya cevaben İSTİSNA Fizibilite projesini hazırladık. Bu projenin amacı haklı ve hasta yakınlarının durum tespitini yapabilmek, ihtiyaçlarını belirleyebilmek” dedi.
“BU PROJE ELBETTE SONLANMAYACAK”
Acıbadem Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Şahin, “Pandeminin sonuna doğruydu sanırsam. O zaman bana orada sorulan çok önemli bir şey şu idi; ‘Sayın Rektör bu proje Eylül 2024’te sona erecek ondan sonra ne yapacaksınız?’ Biz aslında baştan daha hastalıklarla ilgili bir merkez kuralım ve o konuda çalışalım diye zaten bütün niyetlerimizi ortaya koymuş, dökmüş ve çabalarımızı gerçekleştirmiştik. O projenin olduğu haliyle devam edeceği, daha da derinleşeceği, işbirliklerinin de yoğunlaşacağı çok aşikardı bizim için. Ve biz üniversite olarak aslında bu konuda herhangi bir desteği hakikaten hiçbir şekilde düşünmeden vereceğimizi ifade ettim. Şimdi de tekrar ifade ediyorum. Bu proje elbette sonlanmayacak. Merkezin kullanımı da herkese açık olarak devam edecek” diye konuştu.
“AMAÇ PSİKOLOJİK ANLAMDAKİ SORUNLARI ÇÖZEREK HAYATIN İÇERİSİNE DAHİL ETMEK”
29 Şubat Dünya Nadir Hastalıklar Günü ile ilgili konuşan İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar, “29 Şubat Dünya Nadir Hastalıklar anlayışı günü de bu global organizasyonun bir parçasıdır. Orada da amaç bunları doğru tanımak, onların sosyal ve ekonomik anlamda psikolojik anlamdaki sorunlarını çözerek hayatın içerisine dahil etmektir” dedi.
“YENİLİKÇİ ARAÇLARI HAYATA GEÇİREN BİR YAPI OLARAK BİLİNMEYİ TEMENNİ EDİYORUZ”
İstanbul Kalkınma Ajansı’nın amacından bahseden İSTKA Genel Sekreteri Dr. Ziya Taşkent, “İstanbul Kalkınma Ajansı ihtiyacı, talebi, beklentiyi ölçerek bu doğrultuda program geliştiren, sosyal etki tahlili ya da bölgesel girişim sermayesi gibi bir kısmı ilk uygulama örneği olan yenilikçi araçları hayata sokan, hayata geçiren bir yapı olarak bilinmeyi temenni etmektedir. Hali hazırda ajansın odaklandığı iş başlıklarını, girişimcilik, yenilikçilik ve teknoloji kültür ekonomisi ve endüstrileri olarak özetleyebilirim” ifadelerini kullandı.
